1918 / Bir Hayalet Dolaşıyor Suat Duman

1918 - Bir Hayalet Dolaşıyor

Galip devletlerin, İngiliz Yüksek Komiserliği'nde düzenlenen önemli bir baloda buluştuğu günlerde Kadıköy sahiline parçalanmış bir ceset vurur. Gazeteler cesedi bu hale getirenin bir köpekbalığı olduğunu yazmaktadır. Devrimden kaçan...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
90,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 11,45TL
9786057746559
1183462
1918 - Bir Hayalet Dolaşıyor
1918 - Bir Hayalet Dolaşıyor
90.00

Galip devletlerin, İngiliz Yüksek Komiserliği'nde düzenlenen önemli bir baloda buluştuğu günlerde Kadıköy sahiline parçalanmış bir ceset vurur. Gazeteler cesedi bu hale getirenin bir köpekbalığı olduğunu yazmaktadır. Devrimden kaçan Ruslar'ın mahallelerinde dolaşan bir hayalet olduğu söylentisi kulaktan kulağa yayılmaktadır. Diğer taraftan ağır şartlar altında çalışan tersane işçileri bir yandan da işgalcilere karşı bilenmektedir. Ferda ve Miette kaynayan şehirden yükselen her sese kulak kabartıyor. Şehirde bir hayalet dolaşıyor.
“Dışarda hava soğuk. Gökyüzü açık olmalıdır. Yıldızlar iştahla yanıyordur. Belki şimdi baksam, ölmeden önce son kez baksam bu pürüzsüz gecede Tanrı'yı bile görebilirdim. Şükürler olsun derdim o zaman. Tanrım sana şükürler olsun, işte gösterdin yüzünü bana. İşte sonunda gözlerim senin gözlerine bakıyor, işte. İşte gözlerim, benim yıldızlarım, yıldızlarınla, senin gözlerindir onlar, onlarla bir çizgide, bir ışıkta buluştu. Kırpmadan korkmadan bakıyorum gözüne."



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786057746559
Boyut:
12,5 x 19,5
Sayfa Sayısı:
184
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Galip devletlerin, İngiliz Yüksek Komiserliği'nde düzenlenen önemli bir baloda buluştuğu günlerde Kadıköy sahiline parçalanmış bir ceset vurur. Gazeteler cesedi bu hale getirenin bir köpekbalığı olduğunu yazmaktadır. Devrimden kaçan Ruslar'ın mahallelerinde dolaşan bir hayalet olduğu söylentisi kulaktan kulağa yayılmaktadır. Diğer taraftan ağır şartlar altında çalışan tersane işçileri bir yandan da işgalcilere karşı bilenmektedir. Ferda ve Miette kaynayan şehirden yükselen her sese kulak kabartıyor. Şehirde bir hayalet dolaşıyor.
“Dışarda hava soğuk. Gökyüzü açık olmalıdır. Yıldızlar iştahla yanıyordur. Belki şimdi baksam, ölmeden önce son kez baksam bu pürüzsüz gecede Tanrı'yı bile görebilirdim. Şükürler olsun derdim o zaman. Tanrım sana şükürler olsun, işte gösterdin yüzünü bana. İşte sonunda gözlerim senin gözlerine bakıyor, işte. İşte gözlerim, benim yıldızlarım, yıldızlarınla, senin gözlerindir onlar, onlarla bir çizgide, bir ışıkta buluştu. Kırpmadan korkmadan bakıyorum gözüne."



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat