Satranç
“Bir insan kendisini ne kadar sınırlarsa o kadar yakınlaşır sonsuzluğa.”
Stefan Zweig'in ölmeden önce yazdığı son eseri olan Satranç, tesadüfen satrançla tanışan Dr. B'nin zamanla hastalıklı bir tutkuya dönen satranç sevdasını anlatır. New York'dan Buenos Aires'e giden bir gemide olaylar, satranç şampiyonu Mirko Czentovic ile Dr. B'nin satranç müsabakalarından hareketle gelişir. Zweig bu uzun öyküsünü her zaman yaptığı şekilde titiz bir insan işçisi gibi işlemiş, Avrupa'nın da içinde bulunduğu zor zamanları da düşünerek kurgulamıştır.
Onun yaşama veda niteliğindeki uzun bir öyküsü olarak da değerlendirebileceğimiz Satranç; oyunun, taktiklerin, tezatların ve insan doğasının derinliklerine ışık tutarak okuyanı uzun süre düşünmeye ve etkisinde bırakmaya davet ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
“Bir insan kendisini ne kadar sınırlarsa o kadar yakınlaşır sonsuzluğa.”
Stefan Zweig'in ölmeden önce yazdığı son eseri olan Satranç, tesadüfen satrançla tanışan Dr. B'nin zamanla hastalıklı bir tutkuya dönen satranç sevdasını anlatır. New York'dan Buenos Aires'e giden bir gemide olaylar, satranç şampiyonu Mirko Czentovic ile Dr. B'nin satranç müsabakalarından hareketle gelişir. Zweig bu uzun öyküsünü her zaman yaptığı şekilde titiz bir insan işçisi gibi işlemiş, Avrupa'nın da içinde bulunduğu zor zamanları da düşünerek kurgulamıştır.
Onun yaşama veda niteliğindeki uzun bir öyküsü olarak da değerlendirebileceğimiz Satranç; oyunun, taktiklerin, tezatların ve insan doğasının derinliklerine ışık tutarak okuyanı uzun süre düşünmeye ve etkisinde bırakmaya davet ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)