Hacı Ağa Sadık Hidayet

Hacı Ağa

İranlı yazar Sâdık Hidâyet'in hem nalına hem mıhına vurduğu bir novella Hacı Ağa. Kahramanımız Hacı Ağa, bu topraklarda da binlerce benzerini görebileceğimiz “her devrin” adamlarından.Kimilerine isim sembolizasyonlarıyla özel...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
52,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 6,68TL
9786254182846
1285157
Hacı Ağa
Hacı Ağa
52.50
İranlı yazar Sâdık Hidâyet'in hem nalına hem mıhına vurduğu bir novella Hacı Ağa. Kahramanımız Hacı Ağa, bu topraklarda da binlerce benzerini görebileceğimiz “her devrin” adamlarından.Kimilerine isim sembolizasyonlarıyla özel adlar verdiği yan karakterler ise her devrin “kullanışlı” bireyleri. 1940'ların İran'ında çizdiği panorama sadece o dönemin İran'ının değil, son bir asırdan fazladır bütün bölgenin hikâyesini anlatıyor adeta. Sermayenin ve sermayenin maşalarının dini çıkarlarına nasıl alet ettiklerini, kendi çıkarları uğruna her yolu mubah sayanları, hepimizin çok iyi tanıdığı yüzsüz, zübük politikacıları ve onların yardakçılarını hikâye ediyor. Kalemin kılıçtan keskin olduğunu bir kere daha gösteriyor.
“Çünkü Hacı, hayatın sahtekârlık, yalan, dalavere, şarlatanlık ve üçkâğıtçılıktan ibaret olduğuna inanıyordu. İçinde yaşadığı toplum bu temeller üzerine kurulmuştu, dolayısıyla böyle bir toplumda herkes birbirini daha iyi kazıklayabilir, ağız değiştirebilir ve yakasını sıyırabilirdi. Kendi varlığını başkalarınınki gibi günahkâr görüyor ve aklanmak için hiçbir entrikadan, dalkavukluk ve hokkabazlıktan geri durmuyordu. Dilin her tarafa dönebilen bir et parçası olduğunu düşünüyordu ve bu yüzden rüşvet, ihanet, casusluk, yağcılık, kandırma gibi işler onun karakterinin bir parçası olmuştu. Devir böyleydi! O da kendi devrinin seçkinlerinden biriydi…”


(Tanıtım Bülteninden)

Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786254182846
Boyut:
12,5 x 21
Sayfa Sayısı:
120
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe
Kategoriler:
İranlı yazar Sâdık Hidâyet'in hem nalına hem mıhına vurduğu bir novella Hacı Ağa. Kahramanımız Hacı Ağa, bu topraklarda da binlerce benzerini görebileceğimiz “her devrin” adamlarından.Kimilerine isim sembolizasyonlarıyla özel adlar verdiği yan karakterler ise her devrin “kullanışlı” bireyleri. 1940'ların İran'ında çizdiği panorama sadece o dönemin İran'ının değil, son bir asırdan fazladır bütün bölgenin hikâyesini anlatıyor adeta. Sermayenin ve sermayenin maşalarının dini çıkarlarına nasıl alet ettiklerini, kendi çıkarları uğruna her yolu mubah sayanları, hepimizin çok iyi tanıdığı yüzsüz, zübük politikacıları ve onların yardakçılarını hikâye ediyor. Kalemin kılıçtan keskin olduğunu bir kere daha gösteriyor.
“Çünkü Hacı, hayatın sahtekârlık, yalan, dalavere, şarlatanlık ve üçkâğıtçılıktan ibaret olduğuna inanıyordu. İçinde yaşadığı toplum bu temeller üzerine kurulmuştu, dolayısıyla böyle bir toplumda herkes birbirini daha iyi kazıklayabilir, ağız değiştirebilir ve yakasını sıyırabilirdi. Kendi varlığını başkalarınınki gibi günahkâr görüyor ve aklanmak için hiçbir entrikadan, dalkavukluk ve hokkabazlıktan geri durmuyordu. Dilin her tarafa dönebilen bir et parçası olduğunu düşünüyordu ve bu yüzden rüşvet, ihanet, casusluk, yağcılık, kandırma gibi işler onun karakterinin bir parçası olmuştu. Devir böyleydi! O da kendi devrinin seçkinlerinden biriydi…”


(Tanıtım Bülteninden)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat