Nihavend
“Berceste öyle bir şey değil azizim. O bir hâl, bir oluş, bir tutum, bir duruş. Gökyüzüne baktığınızda mavilikte kaybolma isteği, eski bir kitabı açtığınızda okuduğunuz satırların size işlemesi ve o eski kâğıt kokusu, Karar Parası size doğruyu söylerken, mantığınızla değil kalbinizle baktığınızda bu işin içindeki işe şaşırmanız ve sevinmeniz, Firuze annenin insanlar için onca yol yapması, Mahir babanın iğneliklere onun yüzünü kazıması… Hepsi Berceste!”
Ne güzel anlattı, hiçbir şey anlamadım.
Evet.
“Yani?”
“Hayat, azizim, hayat.”
(Tanıtım Bülteninden)
“Berceste öyle bir şey değil azizim. O bir hâl, bir oluş, bir tutum, bir duruş. Gökyüzüne baktığınızda mavilikte kaybolma isteği, eski bir kitabı açtığınızda okuduğunuz satırların size işlemesi ve o eski kâğıt kokusu, Karar Parası size doğruyu söylerken, mantığınızla değil kalbinizle baktığınızda bu işin içindeki işe şaşırmanız ve sevinmeniz, Firuze annenin insanlar için onca yol yapması, Mahir babanın iğneliklere onun yüzünü kazıması… Hepsi Berceste!”
Ne güzel anlattı, hiçbir şey anlamadım.
Evet.
“Yani?”
“Hayat, azizim, hayat.”
(Tanıtım Bülteninden)