Türk Edebiyatında Manzum Devriyye Nusret Gedik

Türk Edebiyatında Manzum Devriyye

Devr edip geldim cihana yine bir devran olaBen gidem bu ten sarayı yıkıla vîran ola- Niyazî-i MısrîNereden gelip nereye gidiyoruz?Ne haldeydik ne hale döneceğiz?Gelen ve giden bir varlık var mı?Mevcût tek bir vücuttan mı ibaret?Yol ne,...
Stokta var
Kargo Ücreti: 75,00 TL
indirimli
539,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 70,67TL
Havale/EFT ile: 528,22TL
9786059559850
922796
Türk Edebiyatında Manzum Devriyye
Türk Edebiyatında Manzum Devriyye
539.00

Devr edip geldim cihana yine bir devran ola
Ben gidem bu ten sarayı yıkıla vîran ola

- Niyazî-i Mısrî

Nereden gelip nereye gidiyoruz?
Ne haldeydik ne hale döneceğiz?
Gelen ve giden bir varlık var mı?
Mevcût tek bir vücuttan mı ibaret?
Yol ne, yolcu kim?
Sorular, sorular, sorular…

İslam'ı şerîat, tarîkat, marifet ve hakikat makamlarıyla yaşayıp sülûk çıkaran ehlullah, bu soruların cevaplarını tefekkür edip halen yaşayarak öğrenmişler, tecrübelerinden bir kısmını da devir/devriyye, devriyye-i ferşiyye/devriyye-i arşiyye gibi isimlerle kulaklarımıza fısıldamışlar yahut alenileştirip kelama dökmüşlerdir.

Yazmasına yazmışlar ve belki de bir müşkilimizi halletmişlerse de bazı ifadeleriyle –sözde- geleneksel inanç yapısına aykırı vehmedilerek okuyanların zihninde bin bir soru bırakıp gitmişlerdir.

Sahi nedir devir/devriyye gerçeği?

Elimize aldığımız bir edebiyat lügatında bu kavram tarif edilirken ortalama bir üslupla derler ki: Hakk'ın zatından tecellî eden ilahî nûrun, cisimler aleminde manevî bir tertip dahilinde madenlerden bitkilere, bitkilerden hayvanata, hayvanattan insanlığa ve bu makamdan da insan-ı kamil mertebesine ulaşarak yine zuhur ettiği ilk varlığa yani Hakk'a dönmesidir. “Devriyye” ise bu tekamül fikrini işleyen mensur veya manzum eserlere verilen isimdir.

Devir düşüncesi Kur'an ve hadîslerde örtülü olarak anlatılmaktadır. İlk dönem mutasavvıfları tarafından da çoğu zaman alenîleştirilmemiş, örtülü olarak kalmıştır. Mevzuu İhvan-ı Safa Resail'inde; İbn Miskeveyh'inTehzibü'l-Ahlak'ında, İbn Arabî'inFütûhat, Fusûsve diğer bazı eserlerinde doğrudan veya dolaylı olarak anlatılmaktadır. Bu zevatın takipçileri olan Sadreddîn-i Konevî, Mevlana Celaleddîn-i Rûmî, Nasır-ı Hüsrev, Feyzî-i Hindî devir konusunu ele almışlardır. Bizim edebiyatımızda bu mevzu Yûnus Emre'den Niyazî-i Mısrî'ye, İbrahim Hakkı Erzurumî'den Osman Kemalî Hazretlerine gelinceye kadar pek çok Allah dostu tarafından ele alınmıştır. Onların sülûk tecrübeleriyle edindikleri bu tevhîd sırrı hiç şüphesiz İslamî yani Kur'anî bir tekamül anlayışı üzerine bina edilmektedir. Türk Tasavvuf Edebiyatı tarihi içinde bir tür olarak değerlendirilen devriyyelerin manzum veya mensur pek çok örneği bulunmaktadır. Fakat bu eserler bir bütün olarak değerlendirmeye tabi tutulmamıştır. Elinizdeki Nusret Gedik'e ait eser, bu önemli boşluğu dolduracak niteliktedir. “Türk Edebiyatında Manzum Devriyye” adıyla kaleme alınan eser genel bir girişten sonra 1500 adet dîvan, mesnevî, cönk ve mecmûadan hareketle Ahmed Yesevî'den Yûnus Emre'ye, Nesîmî'den Eşrefoğlu Rûmî'ye, Pîr Sultan'dan Niyazî-i Mısrî'ye, Neyzen Tevfik'ten Osman Kemalî'ye kadar pek çok şairin konuyla ilgili manzum eserlerini yetkin bir şekilde tahlil etmektedir. Elinizdeki eser hiç şüphesiz“Kandan gelir yolun senin ya kanda varır menzilin/Nerden gelip gitdiğini anlamayan hayvan imiş”diyen Niyazî'nin sorusuna ve ulaşacağınız cevaba bir mukaddimedir vesselam.

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786059559850
Boyut:
17x24
Sayfa Sayısı:
736
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Devr edip geldim cihana yine bir devran ola
Ben gidem bu ten sarayı yıkıla vîran ola

- Niyazî-i Mısrî

Nereden gelip nereye gidiyoruz?
Ne haldeydik ne hale döneceğiz?
Gelen ve giden bir varlık var mı?
Mevcût tek bir vücuttan mı ibaret?
Yol ne, yolcu kim?
Sorular, sorular, sorular…

İslam'ı şerîat, tarîkat, marifet ve hakikat makamlarıyla yaşayıp sülûk çıkaran ehlullah, bu soruların cevaplarını tefekkür edip halen yaşayarak öğrenmişler, tecrübelerinden bir kısmını da devir/devriyye, devriyye-i ferşiyye/devriyye-i arşiyye gibi isimlerle kulaklarımıza fısıldamışlar yahut alenileştirip kelama dökmüşlerdir.

Yazmasına yazmışlar ve belki de bir müşkilimizi halletmişlerse de bazı ifadeleriyle –sözde- geleneksel inanç yapısına aykırı vehmedilerek okuyanların zihninde bin bir soru bırakıp gitmişlerdir.

Sahi nedir devir/devriyye gerçeği?

Elimize aldığımız bir edebiyat lügatında bu kavram tarif edilirken ortalama bir üslupla derler ki: Hakk'ın zatından tecellî eden ilahî nûrun, cisimler aleminde manevî bir tertip dahilinde madenlerden bitkilere, bitkilerden hayvanata, hayvanattan insanlığa ve bu makamdan da insan-ı kamil mertebesine ulaşarak yine zuhur ettiği ilk varlığa yani Hakk'a dönmesidir. “Devriyye” ise bu tekamül fikrini işleyen mensur veya manzum eserlere verilen isimdir.

Devir düşüncesi Kur'an ve hadîslerde örtülü olarak anlatılmaktadır. İlk dönem mutasavvıfları tarafından da çoğu zaman alenîleştirilmemiş, örtülü olarak kalmıştır. Mevzuu İhvan-ı Safa Resail'inde; İbn Miskeveyh'inTehzibü'l-Ahlak'ında, İbn Arabî'inFütûhat, Fusûsve diğer bazı eserlerinde doğrudan veya dolaylı olarak anlatılmaktadır. Bu zevatın takipçileri olan Sadreddîn-i Konevî, Mevlana Celaleddîn-i Rûmî, Nasır-ı Hüsrev, Feyzî-i Hindî devir konusunu ele almışlardır. Bizim edebiyatımızda bu mevzu Yûnus Emre'den Niyazî-i Mısrî'ye, İbrahim Hakkı Erzurumî'den Osman Kemalî Hazretlerine gelinceye kadar pek çok Allah dostu tarafından ele alınmıştır. Onların sülûk tecrübeleriyle edindikleri bu tevhîd sırrı hiç şüphesiz İslamî yani Kur'anî bir tekamül anlayışı üzerine bina edilmektedir. Türk Tasavvuf Edebiyatı tarihi içinde bir tür olarak değerlendirilen devriyyelerin manzum veya mensur pek çok örneği bulunmaktadır. Fakat bu eserler bir bütün olarak değerlendirmeye tabi tutulmamıştır. Elinizdeki Nusret Gedik'e ait eser, bu önemli boşluğu dolduracak niteliktedir. “Türk Edebiyatında Manzum Devriyye” adıyla kaleme alınan eser genel bir girişten sonra 1500 adet dîvan, mesnevî, cönk ve mecmûadan hareketle Ahmed Yesevî'den Yûnus Emre'ye, Nesîmî'den Eşrefoğlu Rûmî'ye, Pîr Sultan'dan Niyazî-i Mısrî'ye, Neyzen Tevfik'ten Osman Kemalî'ye kadar pek çok şairin konuyla ilgili manzum eserlerini yetkin bir şekilde tahlil etmektedir. Elinizdeki eser hiç şüphesiz“Kandan gelir yolun senin ya kanda varır menzilin/Nerden gelip gitdiğini anlamayan hayvan imiş”diyen Niyazî'nin sorusuna ve ulaşacağınız cevaba bir mukaddimedir vesselam.

Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
1 -    -   
2 288,37    576,73   
3 195,84    587,51   
6 102,41    614,46   
9 70,67    636,02   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
1 -    -   
2 288,37    576,73   
3 198,89    596,67   
6 102,41    614,46   
9 70,67    636,02   
Ziraat Bankkart Combo
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
1 -    -   
2 288,37    576,73   
3 197,63    592,90   
6 102,41    614,46   
9 71,27    641,41   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
1 -    -   
2 288,37    576,73   
3 199,43    598,29   
6 102,41    614,46   
9 71,27    641,41   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
1 -    -   
2 288,37    576,73   
3 199,43    598,29   
6 106,90    641,41   
9 71,27    641,41   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
1 -    -   
2 288,37    576,73   
3 181,46    544,39   
6 102,41    614,46   
9 71,27    641,41   
World Card - 100 TL ve üzerine + 3 taksit
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 539,00    539,00   
2 288,37    576,73   
3 197,63    592,90   
6 102,41    614,46   
9 71,27    641,41   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat