Kırkdört
Ne çok sebebi vardır göç etmenin. Evini, toprağını, ailesini bırakıp; çoğunlukla dilini, dinini, örfünü, âdetini bilmediği yerlere gidenlerin, gönderilenlerin, kaçanların, mecbur kalanların yaşamlarından izleri, bir de benim gözümden görmenizi, benim sözümden duymanızı istedim.
Göç yani yer değiştirme; acıdır, acıtır, kanatır, kabuk bağlamaz-bağlayamaz… yara gibi kalır içinizde. Sadece sizin değil, yaşamınızı paylaşanların da yarası olur. Dışarıdan bakan anlamaz, anlayamaz yüreğinizin ne zaman ve nasıl sızım sızım sızladığını.
Göçün yarattığı özlemin, ölçülmesine birim bulunamadığı gibi, dile getirilmesine de kelime yetmez.
(Tanıtım Bülteninden)
Ne çok sebebi vardır göç etmenin. Evini, toprağını, ailesini bırakıp; çoğunlukla dilini, dinini, örfünü, âdetini bilmediği yerlere gidenlerin, gönderilenlerin, kaçanların, mecbur kalanların yaşamlarından izleri, bir de benim gözümden görmenizi, benim sözümden duymanızı istedim.
Göç yani yer değiştirme; acıdır, acıtır, kanatır, kabuk bağlamaz-bağlayamaz… yara gibi kalır içinizde. Sadece sizin değil, yaşamınızı paylaşanların da yarası olur. Dışarıdan bakan anlamaz, anlayamaz yüreğinizin ne zaman ve nasıl sızım sızım sızladığını.
Göçün yarattığı özlemin, ölçülmesine birim bulunamadığı gibi, dile getirilmesine de kelime yetmez.
(Tanıtım Bülteninden)