Yaşamak Bazen Mehmet Pektaş

Yaşamak Bazen

Hiç istemediğim hâlde ben de sistemin bir parçası olmuştum. Pek çok sorumluluğum vardı. Her gün gitmek zorunda olduğum bir işim, gözüne girmeye çalıştığım amirlerim, emir aldığım şeflerim... Benim altımda dabana yaranmaya...
Stokta var
Kargo Ücreti: 75,00 TL
indirimli
96,80TL
Taksitli fiyat: 9 x 12,69TL
Havale/EFT ile: 94,86TL
9786259465234
1292801
Yaşamak Bazen
Yaşamak Bazen
96.80

Hiç istemediğim hâlde ben de sistemin bir parçası olmuştum. Pek çok sorumluluğum vardı. Her gün gitmek zorunda olduğum bir işim, gözüne girmeye çalıştığım amirlerim, emir aldığım şeflerim... Benim altımda da
bana yaranmaya çalışan insanlar bulunuyordu. Üç kuruş prim için kendimizi paralıyor, tüm enerjimizi iş için sarf ediyorduk. Bazen patronlarımız için bir makineden bile değersiz olduğumuzu düşünüyordum. Çünkü makineler bozulduğunda işler duruyor, herkes arızanın bir an önce giderilmesi için seferber oluyordu. Bizimse hastalanmamız bile yasaktı. Hele ki rapor alırsanız büyük bir suç işlemiş gibi muamele görüyordunuz. Hasta yatağınızda iş yerindekinden fazla yorulduğunuz oluyordu. Akşama kadar telefonunuz susmuyor, ne hâlde olursanız olun iş yerine acilen gelmeniz bile isteniyordu. Tedavisi uzun sürecek ağır bir hastalığa yakalandığınızda ise kendinizi kapının önünde buluyordunuz. Yerinizin doldurulamayacağını
sanmayın. Hemen ertesi gün aynı kapının önünde sizden boşalan yeri doldurmak için kuyruklar oluşuyordu. Tüm bu gayrete rağmen müdüründen temizlikçisine kadar hepimiz ay başını iple çekiyor, bütün planlarımızı ona göre yapıyorduk. Para cüzdanlarının yerini kart cüzdanları alalı hayli zaman olmuştu.

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786259465234
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
128
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2024-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Hiç istemediğim hâlde ben de sistemin bir parçası olmuştum. Pek çok sorumluluğum vardı. Her gün gitmek zorunda olduğum bir işim, gözüne girmeye çalıştığım amirlerim, emir aldığım şeflerim... Benim altımda da
bana yaranmaya çalışan insanlar bulunuyordu. Üç kuruş prim için kendimizi paralıyor, tüm enerjimizi iş için sarf ediyorduk. Bazen patronlarımız için bir makineden bile değersiz olduğumuzu düşünüyordum. Çünkü makineler bozulduğunda işler duruyor, herkes arızanın bir an önce giderilmesi için seferber oluyordu. Bizimse hastalanmamız bile yasaktı. Hele ki rapor alırsanız büyük bir suç işlemiş gibi muamele görüyordunuz. Hasta yatağınızda iş yerindekinden fazla yorulduğunuz oluyordu. Akşama kadar telefonunuz susmuyor, ne hâlde olursanız olun iş yerine acilen gelmeniz bile isteniyordu. Tedavisi uzun sürecek ağır bir hastalığa yakalandığınızda ise kendinizi kapının önünde buluyordunuz. Yerinizin doldurulamayacağını
sanmayın. Hemen ertesi gün aynı kapının önünde sizden boşalan yeri doldurmak için kuyruklar oluşuyordu. Tüm bu gayrete rağmen müdüründen temizlikçisine kadar hepimiz ay başını iple çekiyor, bütün planlarımızı ona göre yapıyorduk. Para cüzdanlarının yerini kart cüzdanları alalı hayli zaman olmuştu.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat