Uykusu Kaçan Ayılar Mehmet Pektaş

Uykusu Kaçan Ayılar

Ayı Sabahattin, yatakta bir o yana bir bu yana dönüp duruyordu. Bir ara içi geçecek gibi oluyor,kısa süreli bir horultu çıkarıp bir türlü derin uykuya dalamıyordu. Karısının da gözüne gramuyku girmemişti. Kocasının dönüp durması,...
Stokta var
Kargo Ücreti: 75,00 TL
indirimli
96,80TL
Taksitli fiyat: 9 x 12,69TL
Havale/EFT ile: 94,86TL
9786259450896
1292800
Uykusu Kaçan Ayılar
Uykusu Kaçan Ayılar
96.80

Ayı Sabahattin, yatakta bir o yana bir bu yana dönüp duruyordu. Bir ara içi geçecek gibi oluyor,
kısa süreli bir horultu çıkarıp bir türlü derin uykuya dalamıyordu. Karısının da gözüne gram
uyku girmemişti. Kocasının dönüp durması, üzerlerindeki ince örtüyü çekiştirmesi, zaten
gelmeyen uykuyu hepten kaçırmıştı. Sırt üstü dönüp gözlerini mağaranın tavanına dikti. Alışık
olmadığı bu sıcaklık onu fazlasıyla bunaltmıştı. Ofladı, pufladı; olmadı. Kendini biraz geriye çekip yatakta oturdu.
Kollarını önünde bağladı. Tıslayıp duran kocasına diziyle vurdu. Ayı Sabahattin örtüyü biraz daha çekiştirerek:
"Hıı?"dedi. Ayı Çevriye, bu defa dirseğiyle dürttü kocasını. Ayı Sabahattin'in sesi biraz daha sertleşti:
"Hım?"
Kocasının bu ilgisizliği dişi ayıyı iyice germişti: "Uyuyamıyorum Sabahattin. U-yu-ya-mı-yo-rum!"diye sesini yükseltti.
Ayı Sabahattin bunun üzerine yavaşça sırt üstü döndü. Üstündeki örtü ile terini sildikten sonra doğrulup oturma pozisyonu aldı: "Al benden de o kadar! Bu bahar ne zaman gelecek?" dedi. Ayı Çevriye de öfkeliydi:
"Çıldırtma beni Sabahattin. Kış gelmedi ki bahar gelsin!" Ayı Sabahattin:
"Doğru diyorsun Çevriye. Ocağın ortası geldi, hâlâ ortalık günlük güneşlik. Midem de nasıl kazındı? Haydi, kalk da yiyecek bir şeyler hazırla. Belki tok karna uykumuz gelir."

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786259450896
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
128
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Ayı Sabahattin, yatakta bir o yana bir bu yana dönüp duruyordu. Bir ara içi geçecek gibi oluyor,
kısa süreli bir horultu çıkarıp bir türlü derin uykuya dalamıyordu. Karısının da gözüne gram
uyku girmemişti. Kocasının dönüp durması, üzerlerindeki ince örtüyü çekiştirmesi, zaten
gelmeyen uykuyu hepten kaçırmıştı. Sırt üstü dönüp gözlerini mağaranın tavanına dikti. Alışık
olmadığı bu sıcaklık onu fazlasıyla bunaltmıştı. Ofladı, pufladı; olmadı. Kendini biraz geriye çekip yatakta oturdu.
Kollarını önünde bağladı. Tıslayıp duran kocasına diziyle vurdu. Ayı Sabahattin örtüyü biraz daha çekiştirerek:
"Hıı?"dedi. Ayı Çevriye, bu defa dirseğiyle dürttü kocasını. Ayı Sabahattin'in sesi biraz daha sertleşti:
"Hım?"
Kocasının bu ilgisizliği dişi ayıyı iyice germişti: "Uyuyamıyorum Sabahattin. U-yu-ya-mı-yo-rum!"diye sesini yükseltti.
Ayı Sabahattin bunun üzerine yavaşça sırt üstü döndü. Üstündeki örtü ile terini sildikten sonra doğrulup oturma pozisyonu aldı: "Al benden de o kadar! Bu bahar ne zaman gelecek?" dedi. Ayı Çevriye de öfkeliydi:
"Çıldırtma beni Sabahattin. Kış gelmedi ki bahar gelsin!" Ayı Sabahattin:
"Doğru diyorsun Çevriye. Ocağın ortası geldi, hâlâ ortalık günlük güneşlik. Midem de nasıl kazındı? Haydi, kalk da yiyecek bir şeyler hazırla. Belki tok karna uykumuz gelir."

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat