Saçma Sapan U(a)yaklar
Mehmet A. Eylül ilk şiirlerini genç bir yaşta yazmış. Birkaç yıl sonra da iki şiiri o dönemde aykırı şiirler yayımlayan Karakalem'de yayımlanmıştı. Buna ‘şair oldum' diye sevinirken, babasız bir çocuk olduğu için okuyamayacak kaygısıyla annesinin isteği üzerine şiiri bırakmıştır. Son şiirleri ise neredeyse kitap dolsun diye özgeçmişinde belirttiği gibi ısrarlara dayanamayarak istek üzerine yazmıştır.
Aslında hayatın saçmalığı kadar şiirin de saçmalık olduğunu düşünür gibidir. Bu nedenle yapılana saçma sapan bir iş olarak bakar. Kendisiyle, hayatla, aşkla, kızlarla dalga geçer gibidir yazdıklarında. Dolayısıyla şarkı ve türkülerden hareketle zaman zaman anlamsızlığa varan sözcük oyunlarıyla oluşturur şiirini. Yine de bir zamane çocuğu olarak yer yer politik göndermelerde bile bulunur.
Son yazdığı şiirlerde ise şiiri alaycı bir bakışla ele alır. Bu anlamda yazılan şiirlerin dangalaklar için oluşturulan saçma sapan uyaklardan oluştuğunu var sayar. Saçma Sapan U(a)yaklar kendine özgü bir dile yazılan çok özel bir şiir toplamıdır.
imgelerini yitirmiş bir şair bozuntusuyum
kimseler dokunamadı benim gözyaşlarıma
zakkum dedikçe ağu içirdiler bu topluma ah,
dangalaklar ne bilsin kimin nasıl ağladığını!
dangalak dedim de, işte okul, kariyer, meslek
sandım ki ardından iş, eş, aş gelecek beleş mi?
anam torun sevecek, torba ne olacak bilemem
madem saçma sapandı ayak/uyaklar da boş mu?
(Tanıtım Bülteninden)
Mehmet A. Eylül ilk şiirlerini genç bir yaşta yazmış. Birkaç yıl sonra da iki şiiri o dönemde aykırı şiirler yayımlayan Karakalem'de yayımlanmıştı. Buna ‘şair oldum' diye sevinirken, babasız bir çocuk olduğu için okuyamayacak kaygısıyla annesinin isteği üzerine şiiri bırakmıştır. Son şiirleri ise neredeyse kitap dolsun diye özgeçmişinde belirttiği gibi ısrarlara dayanamayarak istek üzerine yazmıştır.
Aslında hayatın saçmalığı kadar şiirin de saçmalık olduğunu düşünür gibidir. Bu nedenle yapılana saçma sapan bir iş olarak bakar. Kendisiyle, hayatla, aşkla, kızlarla dalga geçer gibidir yazdıklarında. Dolayısıyla şarkı ve türkülerden hareketle zaman zaman anlamsızlığa varan sözcük oyunlarıyla oluşturur şiirini. Yine de bir zamane çocuğu olarak yer yer politik göndermelerde bile bulunur.
Son yazdığı şiirlerde ise şiiri alaycı bir bakışla ele alır. Bu anlamda yazılan şiirlerin dangalaklar için oluşturulan saçma sapan uyaklardan oluştuğunu var sayar. Saçma Sapan U(a)yaklar kendine özgü bir dile yazılan çok özel bir şiir toplamıdır.
imgelerini yitirmiş bir şair bozuntusuyum
kimseler dokunamadı benim gözyaşlarıma
zakkum dedikçe ağu içirdiler bu topluma ah,
dangalaklar ne bilsin kimin nasıl ağladığını!
dangalak dedim de, işte okul, kariyer, meslek
sandım ki ardından iş, eş, aş gelecek beleş mi?
anam torun sevecek, torba ne olacak bilemem
madem saçma sapandı ayak/uyaklar da boş mu?
(Tanıtım Bülteninden)