Dedektif Tom Sawyer
Yağmurun dinmesini sabırsızlıkla bekliyorduk. Böylece dışarı çıkabilir, bazı insanlarla karşılaşabilir ve bu konuda bize bir şey söyleyip söylemeyeceklerini görebilirdik. Ve eğer söylerlerse şaşırmış ve dehşete düşmüş davranmalıydık.
Yağmur durur durmaz dışarı çıktık. Yolda aylak aylak dolaştık, ara sıra bir kişiye rastladık ve durup merhaba dedik. Onlara ne zaman geldiğimizi, ne kadar kalacağımızı falan anlattık, havadan sudan konuştuk ancak şaşılacak biçimde hiçbiri bize bu konuyla ilgili bir şey söylemedi, bir hataya düşmedi. Tom, çınarlara gidersek cesedi, ruhu oralarda yokken bulabileceğimizi söyledi.
Adamların, hırsızları ormanın derinliklerine kadar kovaladıklarına ve hırsızların muhtemelen fırsatını bulup onlara saldırdığına belki de birbirlerini öldürdüklerine inanıyordu. Böylece bu olayı anlatacak kimse kalmamıştı.
Çınarların yanında olduğumuzun farkındaydık. Sırtımdan aşağı soğuk ürpertiler indi ve Tom'un ikna çabalarına rağmen tek bir adım daha atmayacaktım. Ama bu onu durdurmadı, eğer hala botlar cesedin üzerindeyse bunu görmeden pes etmeyecekti. Kendisi gitti ve sonra gözleri heyecandan pörtlemiş bir şekilde geri döndü.
“Huck, gitmiş!”
(Tanıtım Bülteninden)
Yağmurun dinmesini sabırsızlıkla bekliyorduk. Böylece dışarı çıkabilir, bazı insanlarla karşılaşabilir ve bu konuda bize bir şey söyleyip söylemeyeceklerini görebilirdik. Ve eğer söylerlerse şaşırmış ve dehşete düşmüş davranmalıydık.
Yağmur durur durmaz dışarı çıktık. Yolda aylak aylak dolaştık, ara sıra bir kişiye rastladık ve durup merhaba dedik. Onlara ne zaman geldiğimizi, ne kadar kalacağımızı falan anlattık, havadan sudan konuştuk ancak şaşılacak biçimde hiçbiri bize bu konuyla ilgili bir şey söylemedi, bir hataya düşmedi. Tom, çınarlara gidersek cesedi, ruhu oralarda yokken bulabileceğimizi söyledi.
Adamların, hırsızları ormanın derinliklerine kadar kovaladıklarına ve hırsızların muhtemelen fırsatını bulup onlara saldırdığına belki de birbirlerini öldürdüklerine inanıyordu. Böylece bu olayı anlatacak kimse kalmamıştı.
Çınarların yanında olduğumuzun farkındaydık. Sırtımdan aşağı soğuk ürpertiler indi ve Tom'un ikna çabalarına rağmen tek bir adım daha atmayacaktım. Ama bu onu durdurmadı, eğer hala botlar cesedin üzerindeyse bunu görmeden pes etmeyecekti. Kendisi gitti ve sonra gözleri heyecandan pörtlemiş bir şekilde geri döndü.
“Huck, gitmiş!”
(Tanıtım Bülteninden)