Kundura Serap Dursun Tentik

Kundura Öyküler

Hayatın acısıyla, tatlısıyla, varlığıyla, yokluğuyla yaşamın kendisi olduğunu. Yaşamın da her anından tat almak ve yaşananların -olumlu veya olumsuz- farkına varmak gerektiğini yazar, izleyen araştıran bir tarzda bize sunmak...
Stokta var
Kargo Ücreti: 75,00 TL
indirimli
36,80TL
Taksitli fiyat: 9 x 4,82TL
Havale/EFT ile: 36,06TL
9786054226290
1159345
Kundura
Kundura Öyküler
36.80

Hayatın acısıyla, tatlısıyla, varlığıyla, yokluğuyla yaşamın kendisi olduğunu. Yaşamın da her anından tat almak ve yaşananların -olumlu veya olumsuz- farkına varmak gerektiğini yazar, izleyen araştıran bir tarzda bize sunmak istemiştir.

Soluksuz ve bazen de iç geçirerek okuyacağınız bu on yedi öykü de hem kendinizi hem de gerçekten tanık olduklarınızı içiniz burkularak, bazen de gözleriniz yaşlı ve ummadığınız bir sonla göreceksiniz.

"Karanlık avludan yavaş yavaş kimsenin dikkatini çekmeden ilerledi. Kapının tirajlı kilidini, yavaşça çekti. Daracık aralıktan süzüldü. Gözleri karanlığa alışmıştı, artık önünü görüyordu. Çeşmenin tepesindeki, sokak lambasına böcekler, hareketli manevralarla üşüşüyordu.

Caddenin sağ tarafı koyu bir karanlıktı. Cadde çeşmenin üst tarafından çatallaşarak sokaklara ayrılıyordu. Caddenin sonu çeşmeydi. Toprak yoldan hızlı ve heyecanlı, çeşmeye vardı. Kalbinin sesini duyuyordu. Yavaşça çeşmeye indi. Hemen havuzun kenarında bulunan sopayı aldı. Havuzun ortasındaki çöplükten, sopayla kundurayı çekip aldı. Eteğinin altına sakladı. Aynı hızla açık bıraktığı kapıya vardı. Birileri görecek diye ödü kopuyordu."

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786054226290
Boyut:
11.00x19.50
Sayfa Sayısı:
140
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:

Hayatın acısıyla, tatlısıyla, varlığıyla, yokluğuyla yaşamın kendisi olduğunu. Yaşamın da her anından tat almak ve yaşananların -olumlu veya olumsuz- farkına varmak gerektiğini yazar, izleyen araştıran bir tarzda bize sunmak istemiştir.

Soluksuz ve bazen de iç geçirerek okuyacağınız bu on yedi öykü de hem kendinizi hem de gerçekten tanık olduklarınızı içiniz burkularak, bazen de gözleriniz yaşlı ve ummadığınız bir sonla göreceksiniz.

"Karanlık avludan yavaş yavaş kimsenin dikkatini çekmeden ilerledi. Kapının tirajlı kilidini, yavaşça çekti. Daracık aralıktan süzüldü. Gözleri karanlığa alışmıştı, artık önünü görüyordu. Çeşmenin tepesindeki, sokak lambasına böcekler, hareketli manevralarla üşüşüyordu.

Caddenin sağ tarafı koyu bir karanlıktı. Cadde çeşmenin üst tarafından çatallaşarak sokaklara ayrılıyordu. Caddenin sonu çeşmeydi. Toprak yoldan hızlı ve heyecanlı, çeşmeye vardı. Kalbinin sesini duyuyordu. Yavaşça çeşmeye indi. Hemen havuzun kenarında bulunan sopayı aldı. Havuzun ortasındaki çöplükten, sopayla kundurayı çekip aldı. Eteğinin altına sakladı. Aynı hızla açık bıraktığı kapıya vardı. Birileri görecek diye ödü kopuyordu."

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat