Yekpare Demokrasi Kolektif

Yekpare Demokrasi - Darbe Öyküleri Darbe Öyküleri

Yaraları iyi eden onları görmektir. Yüzleşmektir. Yaralarına isimlerini söylemektir. Yalnızca demokrasileri değil, kalpleri de incitir darbe. Sokakları, caddeleri, evleri, okulları, köşedeki simitçiyi, sokağın kedisini, insanı...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
29,70TL
Taksitli fiyat: 9 x 3,78TL
9786053497684
866229
Yekpare Demokrasi - Darbe Öyküleri
Yekpare Demokrasi - Darbe Öyküleri Darbe Öyküleri
29.70
Yaraları iyi eden onları görmektir. Yüzleşmektir. Yaralarına isimlerini söylemektir. Yalnızca demokrasileri değil, kalpleri de incitir darbe. Sokakları, caddeleri, evleri, okulları, köşedeki simitçiyi, sokağın kedisini, insanı yabancılaştırır kendi kendine. Renklerin parlaklığını alır, ümitleri suskunlaştırır. Sizin kalbinizi neresinden kırdı darbe, darbeler ve darbe girişimleri? On iki edebiyatçı kalemlerine yükleyip iyileşme yoluna döktüler kelimelerini. Taşları, güvercinleri, köprüleri, hevesleri, duaları, beklemeleri saydılar tek tek, yaraları onarma niyetine... Ah gündelik yaşamın kutsallığı! Onun üzerine yemin ederim ki daha önce de bölmeye çalıştılar kitaplığımı. Şimdi yeni bir kitaplık yapıyorum. Kitaplıklar küçüle küçüle büyür, bölüne değil. Bir kısmı bu evde, diğer kısmı daha küçük olan diğer eve... Bu gece ertelemek zorunda kaldım taşınmayı. Burada biraz daha kalmalıyım. Annem uyuyor. Olup bitenden sonra nasıl öykü yazılır bilmiyorum, zihnimi toparlamalıyım, bir öykü çıkarmalıyım. Bunları düşünerek, perdeyi araladığımda güvercinlerle kedilerin koyun koyuna uyuduğunu gördüm sabah. Şimdi onlar böyle uyurken, ben nasıl uyurum. Uykularının nöbetlerini tutmalıyım.
Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9786053497684
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
88
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016
Kapak Türü:
İnce Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategoriler:
Yaraları iyi eden onları görmektir. Yüzleşmektir. Yaralarına isimlerini söylemektir. Yalnızca demokrasileri değil, kalpleri de incitir darbe. Sokakları, caddeleri, evleri, okulları, köşedeki simitçiyi, sokağın kedisini, insanı yabancılaştırır kendi kendine. Renklerin parlaklığını alır, ümitleri suskunlaştırır. Sizin kalbinizi neresinden kırdı darbe, darbeler ve darbe girişimleri? On iki edebiyatçı kalemlerine yükleyip iyileşme yoluna döktüler kelimelerini. Taşları, güvercinleri, köprüleri, hevesleri, duaları, beklemeleri saydılar tek tek, yaraları onarma niyetine... Ah gündelik yaşamın kutsallığı! Onun üzerine yemin ederim ki daha önce de bölmeye çalıştılar kitaplığımı. Şimdi yeni bir kitaplık yapıyorum. Kitaplıklar küçüle küçüle büyür, bölüne değil. Bir kısmı bu evde, diğer kısmı daha küçük olan diğer eve... Bu gece ertelemek zorunda kaldım taşınmayı. Burada biraz daha kalmalıyım. Annem uyuyor. Olup bitenden sonra nasıl öykü yazılır bilmiyorum, zihnimi toparlamalıyım, bir öykü çıkarmalıyım. Bunları düşünerek, perdeyi araladığımda güvercinlerle kedilerin koyun koyuna uyuduğunu gördüm sabah. Şimdi onlar böyle uyurken, ben nasıl uyurum. Uykularının nöbetlerini tutmalıyım.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat