20.000 Meilen Unter Dem Meer

Yıl 1860'tı. Bir deniz canavarı olduğu iddia edilen bir yaratık ortaya çıkmıştı. Suda parlayan bu devasa canavar, bazı gemilere çarpmış ve kaybolmuştu. Tüm denizciler aynı şeyi söylüyordu, sanki hepsi hemfikirmiş gibi. "Yaratık yaklaşık altmış metre uzunluğunda ve o kadar görkemli ki, uzaktan bile tanınabilir." Herkes deniz canavarı hakkında konuşuyordu. Ne olabileceği hakkında tahminler yapmaya çalışıyorlardı. Haftalar geçti ama hiçbir şey olmadı. Tüm okyanusu dolaştık ama hiçbir şey göremedik. Hatta su bile normalden daha sakin gibiydi. Gemideki herkes sıkılmıştı ve geri dönmek istiyordu. Zaman kaybı olduğuna inanmaya başlamıştık. Peki ya deniz canavarı neredeydi?