Çöküşe Giden Yol
“Finansal Armagedon”u en iyi bilenlerden biri ABD'nin 16 istihbarat kurumunun çatısını oluşturan İstihbarat Konseyi'nin ve Pentagon'un başdanışmanı James Rickards ÇÖKÜŞE GİDEN YOL adını verdiğimiz bu kitapta, bütün sinirleri alınmış, dünya yıkılsa aldırmayacak olanlarımızı bile ürpertecek boyutta veri ve analizlerle ikaz ediyor. Bir dahaki parasal krizde –ki uzaklarda değil– bir tek devlet değil, 28. kez dünya medeniyeti topyekûn çökecek. Çöküşe giden yolun taşları kâğıt/plastik banknotlardan oluşmakta ve ilk sırada ise 15 Ağustos 1971'den beri –Amerikan halkına rağmen insafsızca karşılıksız basılan– bir avuç bankerin kontrolündeki FED'in bastığı ABD doları vardır.
Dikkat! Bankalar, mesela AB'de mevduata verdiği devlet garantisini kaldırıyor. 2023'ten itibaren bazı devletler “nakit para”ya son veriyor. “Nakit paranın” kalkması ve dijital kripto/sanal “kaydi para” insan hürriyetini yok eder. “Para öldü.”- Dr. Ramazan Kurtoğlu -
Churchill bir keresinde Keynes'e telgraf çekerek, “Senin görüşlerine katılmaya başlıyorum” dediğinde Keynes, “Bunu duyduğuma üzüldüm çünkü ben fikrimi değiştirmeye başladım” diye yanıt vermiştir. Günümüz ekonomistleri onun yarısı kadar açık görüşe sahip olsalar her şey çok farklı olurdu. Şok doktrini bir dişli gibidir. Yani bir yöne doğru döner ve bir yerde kilitlenir. Bu çark tekrar aynı yönde dönebilir ancak geri dönmesi imkânsızdır. Şok doktrini çerçevesinde geliştirilen politikalar ortaya çıkmalarına neden olan acil durum geçtikten sonra bile devam eder. Gidişat daha fazla devlet gücü, daha fazla vergilendirme ve daha az özgürlük doğrultusundadır.
Döviz rezervlerinin dış borç ödemelerinde çok önemli olduğu yerlerde kurumsal borçluların işi zordur. Yeni kriz ise yine beklenmedik bir yön olan kurumsal borçlardan kaynaklanacaktır. Borçlu toplumlar bir daha asla toparlanamaz ve batarlar. Karmaşa teorisyenleri görünen istikrarın yükselen tansiyonu örten bir maske olduğunu iyi bilirler. Bu baskı rejimi vatandaşların günlük faaliyetlerinin suç haline getirilmesi, polis gücünün militarize edilmesi, yargının siyasileştirilmesi ve dijital takipten oluşan dört sütun üzerinde yükselmektedir. Bugün ceza yasası politik güçlerin ellerindeki cop halindedir.
(Tanıtım Bülteninden)
“Finansal Armagedon”u en iyi bilenlerden biri ABD'nin 16 istihbarat kurumunun çatısını oluşturan İstihbarat Konseyi'nin ve Pentagon'un başdanışmanı James Rickards ÇÖKÜŞE GİDEN YOL adını verdiğimiz bu kitapta, bütün sinirleri alınmış, dünya yıkılsa aldırmayacak olanlarımızı bile ürpertecek boyutta veri ve analizlerle ikaz ediyor. Bir dahaki parasal krizde –ki uzaklarda değil– bir tek devlet değil, 28. kez dünya medeniyeti topyekûn çökecek. Çöküşe giden yolun taşları kâğıt/plastik banknotlardan oluşmakta ve ilk sırada ise 15 Ağustos 1971'den beri –Amerikan halkına rağmen insafsızca karşılıksız basılan– bir avuç bankerin kontrolündeki FED'in bastığı ABD doları vardır.
Dikkat! Bankalar, mesela AB'de mevduata verdiği devlet garantisini kaldırıyor. 2023'ten itibaren bazı devletler “nakit para”ya son veriyor. “Nakit paranın” kalkması ve dijital kripto/sanal “kaydi para” insan hürriyetini yok eder. “Para öldü.”- Dr. Ramazan Kurtoğlu -
Churchill bir keresinde Keynes'e telgraf çekerek, “Senin görüşlerine katılmaya başlıyorum” dediğinde Keynes, “Bunu duyduğuma üzüldüm çünkü ben fikrimi değiştirmeye başladım” diye yanıt vermiştir. Günümüz ekonomistleri onun yarısı kadar açık görüşe sahip olsalar her şey çok farklı olurdu. Şok doktrini bir dişli gibidir. Yani bir yöne doğru döner ve bir yerde kilitlenir. Bu çark tekrar aynı yönde dönebilir ancak geri dönmesi imkânsızdır. Şok doktrini çerçevesinde geliştirilen politikalar ortaya çıkmalarına neden olan acil durum geçtikten sonra bile devam eder. Gidişat daha fazla devlet gücü, daha fazla vergilendirme ve daha az özgürlük doğrultusundadır.
Döviz rezervlerinin dış borç ödemelerinde çok önemli olduğu yerlerde kurumsal borçluların işi zordur. Yeni kriz ise yine beklenmedik bir yön olan kurumsal borçlardan kaynaklanacaktır. Borçlu toplumlar bir daha asla toparlanamaz ve batarlar. Karmaşa teorisyenleri görünen istikrarın yükselen tansiyonu örten bir maske olduğunu iyi bilirler. Bu baskı rejimi vatandaşların günlük faaliyetlerinin suç haline getirilmesi, polis gücünün militarize edilmesi, yargının siyasileştirilmesi ve dijital takipten oluşan dört sütun üzerinde yükselmektedir. Bugün ceza yasası politik güçlerin ellerindeki cop halindedir.
(Tanıtım Bülteninden)