İki Dudak Bir Sehpa Dilara Mutlu

İki Dudak Bir Sehpa

“Eve dönmenin yollarını arşınlıyorum köhne limanlardanEllerimde yirmi yedi kırık varEllerim senin hatırladığın gibi değilken yapıyorum bunuüstelik son süratlaKeskin virajlarla dönüyorum kurtulamadığım tutsaklıktanBir anda ve...
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
70,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 8,91TL
9786258177817
1255808
İki Dudak Bir Sehpa
İki Dudak Bir Sehpa
70.00
“Eve dönmenin yollarını arşınlıyorum köhne limanlardan
Ellerimde yirmi yedi kırık var
Ellerim senin hatırladığın gibi değilken yapıyorum bunu
üstelik son süratla
Keskin virajlarla dönüyorum kurtulamadığım tutsaklıktan
Bir anda ve sonsuza kadar
Her veda bir bir yıkımla başlar
Ve her insan kendi cesediyle yola çıkar, bir anda…''
“Oysa şimdi ben,
İncecik bir saz çığlığı gibi
Bunca kalabalık ortasında, karanlık ve yaralıyım sırtımdan
Sırtımda ardıcın imgesi, önümde yeni bir dünya,
Katıksız bir aşkın suçlu sanılan sanığıyım.
...
Sustur beni artık Rabbim,
Kurtuluş iki dudak aranda...”
Karanlık mı boğar bizi aydınlık mı? Her kaybedilenin
ardından farklı birisi olarak karşılarız hayatı. Dün kaybedilen bugün kaybettiğimizle aynı değildir ve dünkü cesaretimiz bugünle aynı değildir artık. Çünkü kimse simsiyah ya
da bembeyaz yaşayamaz hayatı, herkes biraz gridir aslında.
Bu kitaptaki satırlar her düş kırıklığına aynı cevabı veremediğimizi, bazen olumlu ve umut dolu iken bazen de
hayatın bazı noktalarında çaresiz hissettiğimizi resmediyor önümüze. Hayatının dönüm noktasındaki o kelime bir
insanın iki dudağı arasında sıkışıkıp kalmışsa onu söküp
almanın haritası bu satırlarda saklıdır.



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786258177817
Boyut:
13,5 x 19,5
Sayfa Sayısı:
96
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe
Kategoriler:
“Eve dönmenin yollarını arşınlıyorum köhne limanlardan
Ellerimde yirmi yedi kırık var
Ellerim senin hatırladığın gibi değilken yapıyorum bunu
üstelik son süratla
Keskin virajlarla dönüyorum kurtulamadığım tutsaklıktan
Bir anda ve sonsuza kadar
Her veda bir bir yıkımla başlar
Ve her insan kendi cesediyle yola çıkar, bir anda…''
“Oysa şimdi ben,
İncecik bir saz çığlığı gibi
Bunca kalabalık ortasında, karanlık ve yaralıyım sırtımdan
Sırtımda ardıcın imgesi, önümde yeni bir dünya,
Katıksız bir aşkın suçlu sanılan sanığıyım.
...
Sustur beni artık Rabbim,
Kurtuluş iki dudak aranda...”
Karanlık mı boğar bizi aydınlık mı? Her kaybedilenin
ardından farklı birisi olarak karşılarız hayatı. Dün kaybedilen bugün kaybettiğimizle aynı değildir ve dünkü cesaretimiz bugünle aynı değildir artık. Çünkü kimse simsiyah ya
da bembeyaz yaşayamaz hayatı, herkes biraz gridir aslında.
Bu kitaptaki satırlar her düş kırıklığına aynı cevabı veremediğimizi, bazen olumlu ve umut dolu iken bazen de
hayatın bazı noktalarında çaresiz hissettiğimizi resmediyor önümüze. Hayatının dönüm noktasındaki o kelime bir
insanın iki dudağı arasında sıkışıkıp kalmışsa onu söküp
almanın haritası bu satırlarda saklıdır.



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat