Delirmenin Argosu Cem Karabay

Delirmenin Argosu

“İstanbul'a taşındığım gün, bu şehre adım atmaya karar veren her yabancı gibi bazı umutlarım vardı. Artık yok. Uzun süre önce bütün umutlarımı toprağa gömdüm. Şehri ve sokaklarını ve insanlarını artık umursamıyorum....
Stokta var
Kargo Ücreti: 45,00 TL
indirimli
84,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 10,69TL
9786057141217
1223299
Delirmenin Argosu
Delirmenin Argosu
84.00

“İstanbul'a taşındığım gün, bu şehre adım atmaya karar veren her yabancı gibi bazı umutlarım vardı. Artık yok. Uzun süre önce bütün umutlarımı toprağa gömdüm. Şehri ve sokaklarını ve insanlarını artık umursamıyorum. İnsanlara güven duymama imkân kalmadı. Bir deniz kazası geçirmiş ve dalgalar arasında oradan oraya savrulan enkaz parçalarına tutunmuşlar gibi geliyor bana... Denemiş, bir ya da birkaç kere şişlenmiş ve vazgeçmiş çoğu. Hepsi şehrin dört bir yanında hızla yükselen beton denklemlerin arasında kavruluyor. Sabah akşam demeden, ölesiye çalışıyorlar sadece. Toplantılar, toplantılar, toplantılar... Yenilik için çabalıyorlar güya ama karşılarına çıkan her yenilikten de çabucak bıkıyorlar. Çelişkileri bu. Bayağılık içlerine işlemiş artık. Yenilik arayışının bayağılığı... Mükemmeli aradıkları bir çocukluk rüyası içinde yüzerek geçiyor günleri. Kimsenin bir diğerine yardım edecek gücü yok. Herkes daima en kestirme olanı ve işine geleni seçiyor, çünkü gidebilecekleri yollar kısa olsa bile yorucu. Ve seçenekler çok fazla...”



(Tanıtım Bülteninden)


Kitabın Özellikleri
Hamur Tipi:
2. Hamur
Stok Kodu:
9786057141217
Boyut:
12 x 19
Sayfa Sayısı:
170
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Kapak Türü:
İnce Kapak
Dili:
Türkçe

“İstanbul'a taşındığım gün, bu şehre adım atmaya karar veren her yabancı gibi bazı umutlarım vardı. Artık yok. Uzun süre önce bütün umutlarımı toprağa gömdüm. Şehri ve sokaklarını ve insanlarını artık umursamıyorum. İnsanlara güven duymama imkân kalmadı. Bir deniz kazası geçirmiş ve dalgalar arasında oradan oraya savrulan enkaz parçalarına tutunmuşlar gibi geliyor bana... Denemiş, bir ya da birkaç kere şişlenmiş ve vazgeçmiş çoğu. Hepsi şehrin dört bir yanında hızla yükselen beton denklemlerin arasında kavruluyor. Sabah akşam demeden, ölesiye çalışıyorlar sadece. Toplantılar, toplantılar, toplantılar... Yenilik için çabalıyorlar güya ama karşılarına çıkan her yenilikten de çabucak bıkıyorlar. Çelişkileri bu. Bayağılık içlerine işlemiş artık. Yenilik arayışının bayağılığı... Mükemmeli aradıkları bir çocukluk rüyası içinde yüzerek geçiyor günleri. Kimsenin bir diğerine yardım edecek gücü yok. Herkes daima en kestirme olanı ve işine geleni seçiyor, çünkü gidebilecekleri yollar kısa olsa bile yorucu. Ve seçenekler çok fazla...”



(Tanıtım Bülteninden)


Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat