Gelin Bizi Ayırt Edin Ulan - Gülmece Öyküler %20 indirimli Cazim Gürbü

Gelin Bizi Ayırt Edin Ulan Gülmece Öyküler

Gülmece dediğiniz "yaşanmışlıklar"ın aktarılışıdır. Kurmaca’nın en az hüküm sürdüğü edebî dal, gülmecedir. Cazim Gürbüz de yaşanmışlıklarını anlatıyor bu ilk gülmece öykü kitabında. Kendi söylemiyle, kırk yılın...
Stokta var
Kargo Ücreti: 75,00 TL
indirimli
72,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 9,44TL
Havale/EFT ile: 70,56TL
9789758800865
547962
Gelin Bizi Ayırt Edin Ulan
Gelin Bizi Ayırt Edin Ulan Gülmece Öyküler
72.00

Gülmece dediğiniz "yaşanmışlıklar"ın aktarılışıdır. Kurmaca’nın en az hüküm sürdüğü edebî dal, gülmecedir. Cazim Gürbüz de yaşanmışlıklarını anlatıyor bu ilk gülmece öykü kitabında. Kendi söylemiyle, kırk yılın birikimidir yazdıkları ve çoğu "ayniyle vaki" olayların anlatısıdır. Gürbüz’ün öyküleri, yer yer fıkra boyutuna ve anlatımına yaklaşarak, fıkra ile derin sınır anlaşmazlıklarına giriyor. Bu anlaşmazlıklar edebî yargıya gittiğinde öykünün lehine sonuçlanacaktır. Çünkü, anonim değildirler her şeyden önce, yazarın öz malıdırlar, hiçbiri daha önce yazıya ve dile düşmemişlerdir. Günümüzün genel kabul görmüş gülmece anlayışına da uymamaktadır Gürbüz’ün yazdıkları. Özüne özgüdür öykülerinin kurgusu ve anlatımı. Anadolu’nun köklü gülmece anlayışı ile beslenmişlerdir. "Edebiyatlaşan Vergiler" adlı kitabının "Vergi ve Mizah" adlı bölümünde yazar, mizahi bir birikimi olduğunu kanıtlamış, mizaha yatkın bir kalemi olduğunun işaretlerini vermişti. Şimdi bu işaretler gerçeğe dönüyor, asıl görüntü çıkıyor ortaya. Amaç güldürmek, güldürürken düşündürmek ve toplumsal çarpıklıkları haşlayıp taşlamak değil midir? Bunları yeterince bulacağınıza inanıyoruz bu kitapta.

Kitabın Özellikleri
Stok Kodu:
9789758800865
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
110
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2008-10
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe

Gülmece dediğiniz "yaşanmışlıklar"ın aktarılışıdır. Kurmaca’nın en az hüküm sürdüğü edebî dal, gülmecedir. Cazim Gürbüz de yaşanmışlıklarını anlatıyor bu ilk gülmece öykü kitabında. Kendi söylemiyle, kırk yılın birikimidir yazdıkları ve çoğu "ayniyle vaki" olayların anlatısıdır. Gürbüz’ün öyküleri, yer yer fıkra boyutuna ve anlatımına yaklaşarak, fıkra ile derin sınır anlaşmazlıklarına giriyor. Bu anlaşmazlıklar edebî yargıya gittiğinde öykünün lehine sonuçlanacaktır. Çünkü, anonim değildirler her şeyden önce, yazarın öz malıdırlar, hiçbiri daha önce yazıya ve dile düşmemişlerdir. Günümüzün genel kabul görmüş gülmece anlayışına da uymamaktadır Gürbüz’ün yazdıkları. Özüne özgüdür öykülerinin kurgusu ve anlatımı. Anadolu’nun köklü gülmece anlayışı ile beslenmişlerdir. "Edebiyatlaşan Vergiler" adlı kitabının "Vergi ve Mizah" adlı bölümünde yazar, mizahi bir birikimi olduğunu kanıtlamış, mizaha yatkın bir kalemi olduğunun işaretlerini vermişti. Şimdi bu işaretler gerçeğe dönüyor, asıl görüntü çıkıyor ortaya. Amaç güldürmek, güldürürken düşündürmek ve toplumsal çarpıklıkları haşlayıp taşlamak değil midir? Bunları yeterince bulacağınıza inanıyoruz bu kitapta.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat