Kızıl Serap - Kırmızı Kedi Klasikler
Aşkta sadakati arayan bir kadının yaşadığı hayal ve hakikatçatışmasının romanıdır Kızıl Serap. 1926'da Vatan Matbaasıtarafından yayımlanan bu eserinde Burhan Cahit Morkaya,İstanbul'da “Şefkat Ocağı” adında, işgal altındaki Anadolu'yayardım eden bir dernekte gönüllü olarak çalışan Ayten'inhikâyesini anlatır. Tek başına kurduğu terzihanesiyle işhayatında başarıyı yakalayan, İstanbul'dan Trabzon'atutkularının peşinden giden güçlü kadın imajıyla, döneminsosyokültürel ortamını da gözler önüne serer. Hayattanyalnızca vefa ve aşk beklediği halde Bedri, Kazım ve Macit'leyaşadığı aşk maceralarında derin bir hayal kırıklığına uğrayanAyten, hayata evladıyla yeniden tutunur. Ayten'in hayatındakızıl bir seraptan ibaret olan bu aşk buhranları, yasak aşkınınmeyvesi Hicran'la yerini umuda bırakır.
“Yeşil gözlerinin birer damla zümrüt gibi parladığını gördüm.Bu yeşil gözleri, bana maziyi unutturacak kadar ümitli vecazibeli geldi. Başımı kızımın yüzüne yaklaştırdım ve mutlakaşk aramakla geçen mazimi onun ismine gömdüm.‘Hicran!'”
(Tanıtım Bülteninden)
Aşkta sadakati arayan bir kadının yaşadığı hayal ve hakikatçatışmasının romanıdır Kızıl Serap. 1926'da Vatan Matbaasıtarafından yayımlanan bu eserinde Burhan Cahit Morkaya,İstanbul'da “Şefkat Ocağı” adında, işgal altındaki Anadolu'yayardım eden bir dernekte gönüllü olarak çalışan Ayten'inhikâyesini anlatır. Tek başına kurduğu terzihanesiyle işhayatında başarıyı yakalayan, İstanbul'dan Trabzon'atutkularının peşinden giden güçlü kadın imajıyla, döneminsosyokültürel ortamını da gözler önüne serer. Hayattanyalnızca vefa ve aşk beklediği halde Bedri, Kazım ve Macit'leyaşadığı aşk maceralarında derin bir hayal kırıklığına uğrayanAyten, hayata evladıyla yeniden tutunur. Ayten'in hayatındakızıl bir seraptan ibaret olan bu aşk buhranları, yasak aşkınınmeyvesi Hicran'la yerini umuda bırakır.
“Yeşil gözlerinin birer damla zümrüt gibi parladığını gördüm.Bu yeşil gözleri, bana maziyi unutturacak kadar ümitli vecazibeli geldi. Başımı kızımın yüzüne yaklaştırdım ve mutlakaşk aramakla geçen mazimi onun ismine gömdüm.‘Hicran!'”
(Tanıtım Bülteninden)