Sabır Taşı
Afganistan'da bir evde, basit bir döşek... Döşeğin üzerinde, gözleri açık ama bilinçsiz yatan bir erkek...
Erkeğin başucunda, dua ederek onunla ilgilenen karısı... Dışarıda, sürüp giden savaş...
Kocasının tepkisizliğini fırsat bilen kadının, o güne kadar hep bastırmak zorunda kaldığı kadınlık duygularını, üzüntüsünü, kaygısını, öfkesini ilk kez dışa vuruşu...
Kocasını, sonunda çatlamasını beklediği sabır taşına dönüştürmesi...
Atiq Rahimi'nin bu sarsıcı eseri, şiirselliği ve temposuyla daha ilk satırlardan itibaren okuru içine alıyor.
Kadınların insan yerine konmadığı, şiddetin sıradan bir olay gibi yaşandığı, savaşın artık kanıksandığı bir ülkeden yükselen isyan çığlığı.
Atiq Rahimi 2008'de Goncourt Ödülü'nün sahibi oldu.
(Tanıtım Bülteninden)
Afganistan'da bir evde, basit bir döşek... Döşeğin üzerinde, gözleri açık ama bilinçsiz yatan bir erkek...
Erkeğin başucunda, dua ederek onunla ilgilenen karısı... Dışarıda, sürüp giden savaş...
Kocasının tepkisizliğini fırsat bilen kadının, o güne kadar hep bastırmak zorunda kaldığı kadınlık duygularını, üzüntüsünü, kaygısını, öfkesini ilk kez dışa vuruşu...
Kocasını, sonunda çatlamasını beklediği sabır taşına dönüştürmesi...
Atiq Rahimi'nin bu sarsıcı eseri, şiirselliği ve temposuyla daha ilk satırlardan itibaren okuru içine alıyor.
Kadınların insan yerine konmadığı, şiddetin sıradan bir olay gibi yaşandığı, savaşın artık kanıksandığı bir ülkeden yükselen isyan çığlığı.
Atiq Rahimi 2008'de Goncourt Ödülü'nün sahibi oldu.
(Tanıtım Bülteninden)