Babamın Gölgesi
“Hayat, kötü haber aldığın bir gece kadar uzun; gülümsediğin bir an kadar kısaymış meğer.”
“Her şeyin var, öyle mi? Peki ya baban ya onun yokluğu?” Ben hiç babasız kalmadım ki! Görüşmüyor olsam da hep o babanın kızıydım… Ağladığım zamanlar, başımı onun omuzunda hayal edip teselli ederdim kendimi. Ona sığınırdım… Biliyor musun, yaşadığım birçok acıyı ona sarılarak aşmaya çalıştım. Anlayacağın; Ben hep o babanın kızıydım… “Yıllardır bu ânı bekliyordum. İçimdeki o huysuz ihtiyar seninle arama engel koyuyordu. Fakat ona yol göründü. Artık aramıza giremeyecek, sana söz veriyorum…” “Hoş geldin, babacığım.” “Hoş buldum, kızım. Fakat uzun kalamayacağım.” “Anlamadım?” “Ölüyorum…”
(Tanıtım Bülteninden)
“Hayat, kötü haber aldığın bir gece kadar uzun; gülümsediğin bir an kadar kısaymış meğer.”
“Her şeyin var, öyle mi? Peki ya baban ya onun yokluğu?” Ben hiç babasız kalmadım ki! Görüşmüyor olsam da hep o babanın kızıydım… Ağladığım zamanlar, başımı onun omuzunda hayal edip teselli ederdim kendimi. Ona sığınırdım… Biliyor musun, yaşadığım birçok acıyı ona sarılarak aşmaya çalıştım. Anlayacağın; Ben hep o babanın kızıydım… “Yıllardır bu ânı bekliyordum. İçimdeki o huysuz ihtiyar seninle arama engel koyuyordu. Fakat ona yol göründü. Artık aramıza giremeyecek, sana söz veriyorum…” “Hoş geldin, babacığım.” “Hoş buldum, kızım. Fakat uzun kalamayacağım.” “Anlamadım?” “Ölüyorum…”
(Tanıtım Bülteninden)